Suko ve Kaneki mangaları bitirdikten sonra Suko dalıp gider, sonra Kaneki'ye bakar.
"Kaneki."
Kaneki boş boş bakarken irkilip döner.
"Noldu?"
Suko düşünerek konuşur:
"Acaba romantizm animesinde olsak nasıl olurdu?"
Kaneki kısa süre duraksar.
"Bilmem… Yaratıp bizi oraya ışınlasana."
Suko kaşını kaldırır.
"Yaratmasına yaratırım da hocam… novel içindeyiz, animeye mi geçeceğiz?"
Kaneki donakalır.
"NE, NOVELDE MİYİZ?"
Suko zamanı geri alır.
"Mantıklı aslında."
Kaneki bakar.
"Ee, yaratacak mısın?"
Suko sakin cevap verir:
"Yarattım bile."
Kaneki şaşırır.
"Ne ara, daha söylemedim ki."
Suko ciddi bir bakış atar.
"Sence ben kimim de böyle düşünüyorsun?"
Bir anda Kaneki romantizm animesinin içine ışınlanır. Anıları değişmiştir. Kendini yakışıklı biri olarak hatırlarken, Suko'yu tam tersi biri gibi görür.
Sınıfta sırada oturan Suko'nun yanına birkaç kız gelir.
"Obezciğim napıyorsun?"
Suko ters ters bakar.
"Sanane ya."
Kaneki güler.
"Bakıyorum da küçük kahraman yine zorbalığa uğruyor."
Suko sakin bir sesle sadece şunu söyler:
"Elbet bir gün…"
Bundan sonra sıkılır, zamanı ileri sarar. Yaz tatili başlar. Odasında tek bir cümle fısıldar:
"Değişme zamanı."
Güçlerini kullanarak gerçek formuna döner: kaslı, yakışıklı ama yine kendine ait aurasını koruyan biri olur. Saç rengi, göz rengi yeniden netleşir.
Tatil biter. Okulun kapısından içeri girdiği anda öğrenciler fısıldaşmaya başlar:
"Yeni transfer öğrenciye bak!"
Suko sınıfa girip her zamanki yerine oturur. Kaneki ve kızlar yanına yaklaşır.
"Sen yeni misin?"
Suko sakin bir şekilde gülümser.
"Suko'yu hatırladınız mı?"
Herkes dona kalır.